तुर्की में işine gelmek का क्या मतलब है?

तुर्की में işine gelmek शब्द का क्या अर्थ है? लेख में तुर्की में işine gelmek का उपयोग करने के तरीके के बारे में द्विभाषी उदाहरणों और निर्देशों के साथ-साथ पूर्ण अर्थ, उच्चारण की व्याख्या की गई है।

तुर्की में işine gelmek शब्द का अर्थ देना, पूजा करना, सह, साथ रहना, पर्याप्त होना है। अधिक जानने के लिए, कृपया नीचे विवरण देखें।

उच्चारण सुनें

işine gelmek शब्द का अर्थ

देना

(afford)

पूजा करना

(serve)

सह

(afford)

साथ रहना

(serve)

पर्याप्त होना

(serve)

और उदाहरण देखें

Para kazanmak için işe gidip gelmek, her gün ev işleriyle uğraşmak yaşama amaç katmıyor ve insanlara gerçek bir doyum vermiyor.
जवाब पाने के बाद सर्वदा जीवित रहना पुस्तक का पृष्ठ ७ खोलिए।
Karı koca her gün işe gidip gelmek için yaklaşık üç saat harcıyordu.
पति-पत्नी दोनों को अपनी नौकरी के लिए आने-जाने में हर दिन तीन घंटे लगते थे।
Bu önemli çünkü 2049'un son günü, işi son anda halletmek için olağanüstü bir teknolojiyle gelmek hiçbir işe yaramayacak.
यह खास है क्योंकि इससे बहुत अंतर नहीं पड़ता यदि कोई अफलातून करिश्माई तकनिकी लेकर आये २०४९ के अंतिम दिन और हमारी उर्जा समस्याएं हल करदे एकदम अंतिम समय मे और सब ठीकठाक
Ancak yaşamları çoğunlukla kargaşa ve sorunlarla dolu olduğundan bazılarının evi bile yoktur—bu insanların ilaçlarını içip içmediklerini düzenli olarak gözlemek gibi zor bir işin üstesinden gelmek hiç kolay olmayabilir.
क्योंकि उनके जीवन प्रायः अशांति और समस्याओं से भरे होते हैं—कुछ तो बेघर भी होते हैं—इसलिए नियमित रूप से यह देखना कि वे अपनी दवा ले रहे हैं, एक बड़ी चुनौती हो सकता है।
Birçok ülkede hemşirelerin sayısı biraderlerden fazladır ve bu nedenle vaaz etme işine başlıca katkı hemşirelerden gelmektedir.
अनेक देशों में उनकी संख्या भाइयों की तुलना में अधिक है और इस कारण प्रचार कार्य में उनका प्रमुख हिस्सा है।
Günümüzde Gökteki Krallığı dünya çapında vaaz etme işinin sonucu olarak ne meydana gelmektedir?
आज दुनिया भर में हो रहे प्रचार काम से क्या नतीजे मिल रहे हैं?
Nijerya’da genç bir adam, bir fabrikada önerilen tam günlük bir için ayda yalnızca 17 Amerikan Doları verildiğini üzülerek anlattı. Bu, yerine gidip gelmek için ödenen aylık otobüs masrafından daha azdı!
नाइजीरिया का एक युवा व्यक्ति दु:खी होकर कहता है कि एक फैक्ट्री में जो पूर्ण-समय का काम उसे दिया गया वह केवल $१७ प्रति मास देता था—कार्य-स्थल से आने-जाने के मासिक बस-भाड़े से कम!
Ve işte burada benim bakterilerle olan çalışmalarım gelmektedir.
और यहाँ, बैक्टीरिया के साथ मेरा सहयोग काम आता है
(İşaya 2:4) Bu, öncülük hizmetimizin sonu anlamına gelmekle birlikte, sonradan işimize yaradı, çünkü bir bebek bekliyordum ve John bu sayesinde geçimimizi sağlayabilecekti.
(यशायाह २:४) हालाँकि इसका अर्थ था हमारे पायनियर-कार्य की समाप्ति, फिर भी जॉन की सज़ा समयोचित थी क्योंकि तभी मेरे पाँव भारी हो गए थे और इस वज़ह से वे हमारी देखरेख कर सकते थे।
(Vahiy 17:5) Bugün, Büyük Babil’in başlıca kısmı, Hıristiyan Âlemi’dir ve onun din adamları Yehova’nın kavminin Gökteki Krallığı vaaz etme işine karşı muhalefet edenlerin başında gelmektedir.
(प्रकाशितवाक्य 17:5) आज, बड़े बाबुल का सबसे खास हिस्सा ईसाईजगत है। इसके पादरी यहोवा के लोगों द्वारा किए जा रहे राज्य के प्रचार काम का विरोध करने में सबसे आगे रहते हैं।
“Kızım daha eve zamanında gelmek konusunda güvenilir biri değilken bir işte tutunmayı nasıl başaracak?
“जब मेरी बेटी को इस ज़िम्मेदारी का एहसास नहीं कि उसे वक्त पर घर पहुँचना चाहिए, तो वह नौकरी करने की भारी ज़िम्मेदारी कैसे उठाएगी?”
3 Bir Araya Gelmek: İmandan kaynaklanan diğer iyi bir de ibadetlere düzenli olarak katılmaktır.
3 सभाओं में एक-साथ हाज़िर होना: नियमित तौर पर सभाओं में हाज़िर होना भी एक भला काम है जिससे हम अपने विश्वास का सबूत देते हैं।
Yehova’nın işleriyle ilgili olarak Mezmur 86:9 şimdi nasıl yerine gelmektedir?
यहोवा के कामों के विषय में, भजन ८६:९ इस समय कैसे पूरा हो रहा है?
Sürekli geç gelmek, çoğu kez kişisel olarak zayıf teşkilatlanmanın veya işleri önceden yeterince planlamamanın sonucudur.
आदतन देरी से आना सामान्यतः अच्छी व्यवस्था नहीं करने या पहले से योजना बनाने की असफलता का परिणाम है।
16 Ve onların bize karşı gelmek üzere hazırlık yaptıklarını görünce, işte, Gid’e küçük bir kuvvetle çöle gidip gizlenmesini ve aynı zamanda Teyomner ile küçük bir birliğe de çölde saklanmalarını emrettim.
16 और जब हमने देखा कि वे हमसे युद्ध करने की तैयारी कर रहे थे, देखो, मैंने गिद को थोड़े से लोगों के साथ निर्जन प्रदेश में छिपने के लिए कहा, और यह भी चाहा कि टियमनर भी अपने थोड़े से लोगों के साथ जंगल में छिप जाए ।
Benzer şekilde, biz de gücümüzü Gökteki Krallığı vaaz etme ve öğrenciler yapma işine adarken muhalif olanlarla gereksiz yere karşı karşıya gelmekten kaçınırsak iyi ederiz.—Yuhanna 5:1-18; 6:1.
प्रचार काम और चेला बनाने के काम में हमें कई विरोधी मिल सकते हैं। तब उनके साथ बेकार में बहस करने और मुसीबत मोल लेने के बजाए यीशु की तरह वहाँ से निकल जाने में ही अकलमंदी होगी।—यूहन्ना 5:1-18; 6:1.
28 Ve şimdi işte, Lamanlılar’ın başkomutanları Lehi’nin ordusuyla kendilerine doğru gelmekte olduğunu görünce, büyük bir şaşkınlık içinde kaçmaya başladılar; Mulek şehrine varamadan Lehi’nin kendilerini yakalayacağından korkuyorlardı; çünkü yürümekten bitkin düşmüşlerdi ve Lehi’nin adamları ise dinçti.
28 और अब देखो, जब लमनाइयों के मुख्य सेनापतियों ने देखा कि लेही अपनी सेना के साथ उन पर आक्रमण करने आ रहा है तो वे अत्याधिक उलझन में भाग गए, कहीं ऐसा न हो कि मूलक नगर में प्रवेश करने से पहले ही लेही उन्हें पकड़ ले; क्योंकि अधिक दौड़ने-भागने के कारण वे थक गए थे, परन्तु लेही के लोग थके हुए नहीं थे ।
Yiyecek sağlama işinde bir iki haftalığına hizmet eden birçok gönüllü tekrar gelmek istedi ve bazıları da yardım etme ayrıcalığından dolayı duyduğu derin minnettarlığı kartpostalla ve telefonla ifade etti.
जिन स्वयंसेवकों ने एक हफ्ते या उससे ज़्यादा समय के लिए खाना पकाने और परोसने के काम में हाथ बँटाया था, उनमें से कइयों ने वापस आने की इच्छा ज़ाहिर की। और कुछ ने तो पोस्टकार्ड और फोन के ज़रिए इस बढ़िया मौके के लिए अपना एहसान ज़ाहिर किया।
İbadetlerimizin kutsallığına duyduğumuz saygıdan ötürü, işin, okul ödevlerinin veya akşam kurslarının bizi iman kardeşlerimizle düzenli olarak bir araya gelmekten alıkoymasına izin vermeyiz.
हम इन पवित्र सभाओं के लिए आदर दिखाते हैं, इसलिए नियमित तौर पर अपने भाई-बहनों के साथ इकट्ठा होने के लिए हम अपनी नौकरी को, स्कूल के होमवर्क या शाम की क्लासों को आड़े आने नहीं देते।
Cemaatte ayrıcalıklar almaya yeterli hale gelmek için gayret etmek Yehova’dan nimetler getirir. O ve teşkilatı iyi bir arzulayan kişilerin mutsuz olmasını istemez.
मंडली में ज़िम्मेदारियाँ पाने के काबिल बनने के लिए कड़ी मेहनत करना, यहोवा की तरफ से मिला एक बेहतरीन मौका और आशीष है। यहोवा और उसका संगठन कभी नहीं चाहता कि जो आगे बढ़ रहे हैं, वे उसकी सेवा में निराश या दुखी हो जाएँ।
Birçoğumuz, işte ya da okulda inancımızı paylaşmayan insanlarla uzun saatler geçirmek zorunda olduğumuzdan, bu ibadetlerde düzenli olarak bir araya gelmek gerçekten yaşamsaldır.
हमारे बहुत-से भाई-बहनों को नौकरी पर या स्कूल में ऐसे लोगों के साथ काफी वक्त बिताना पड़ता है जो सच्चे परमेश्वर को नहीं मानते, इसलिए इन सभाओं में अपने मसीही भाई-बहनों से मिलकर वे तरोताज़ा हो जाते हैं और उन्हें अपनी वफादारी बनाए रखने में मदद मिलती है।
Grup, vaktinde gelmek için neyin gerekli olduğunu olumlu tarzda müzakere edip örneklerle açıklıyor: (1) İbadetlere katılma ayrıcalığına, oradaki arkadaşlığa ve sağlanan ruhi gıdaya yürekten duyulan takdir, (2) önceden iyice plan yapmak ve kişisel işlerimizi ayarlamak, (3) aile üyeleri tarafından istekle yapılan işbirliği, (4) beklenmeyen sorunlara rağmen vaktinde gelebilmek için evden erkence çıkmak ve (5) başkalarının dikkatinin dağılmasına yol açmamaya gerçekten özen göstermek.
भाई चर्चा करते वक्त प्यार और लिहाज़ के साथ समझाते हैं कि समय के पाबंद होने में कौन-सी बातें ज़रूरी हैं: (१) हमें सभाओं में आने का जो मौका मिला है, वहाँ जो आध्यात्मिक भोजन मिलता है और भाइयों की जो संगति मिलती है इन सब के लिए दिल से कदर करना ज़रूरी है, (२) अपने निजी मामलों को निपटाने के लिए पहले ही ठीक से सारा इंतज़ाम कर लेना ज़रूरी है (३) परिवार में एक-दूसरे का खुशी-खुशी हाथ बटाँना ज़रूरी है, (४) सभाओं के लिए जल्दी निकलना ज़रूरी है ताकि रास्ते में अगर कोई समस्या आ जाए तो उससे निपटने के लिए काफी वक्त मिले और (५) यह एहसास होना बहुत ज़रूरी है कि हमारी वज़ह से सभा में बैठे दूसरों को परेशानी न हो।

आइए जानें तुर्की

तो अब जब आप तुर्की में işine gelmek के अर्थ के बारे में अधिक जानते हैं, तो आप सीख सकते हैं कि चयनित उदाहरणों के माध्यम से उनका उपयोग कैसे करें और कैसे करें उन्हें पढ़ें। और हमारे द्वारा सुझाए गए संबंधित शब्दों को सीखना याद रखें। हमारी वेबसाइट लगातार नए शब्दों और नए उदाहरणों के साथ अपडेट हो रही है ताकि आप उन अन्य शब्दों के अर्थ देख सकें जिन्हें आप तुर्की में नहीं जानते हैं।

तुर्की के अपडेटेड शब्द

क्या आप तुर्की के बारे में जानते हैं

तुर्की दुनिया भर में 65-73 मिलियन लोगों द्वारा बोली जाने वाली भाषा है, जो इसे तुर्क परिवार में सबसे अधिक बोली जाने वाली भाषा बनाती है। ये स्पीकर ज्यादातर तुर्की में रहते हैं, साइप्रस, बुल्गारिया, ग्रीस और पूर्वी यूरोप में कहीं और कम संख्या में हैं। तुर्की भी पश्चिमी यूरोप के कई अप्रवासियों द्वारा बोली जाती है, खासकर जर्मनी में।