तुर्की में dikiş का क्या मतलब है?
तुर्की में dikiş शब्द का क्या अर्थ है? लेख में तुर्की में dikiş का उपयोग करने के तरीके के बारे में द्विभाषी उदाहरणों और निर्देशों के साथ-साथ पूर्ण अर्थ, उच्चारण की व्याख्या की गई है।
तुर्की में dikiş शब्द का अर्थ सीना, सिलाई, नयन, नैन, नेत्र है। अधिक जानने के लिए, कृपया नीचे विवरण देखें।
dikiş शब्द का अर्थ
सीना(seam) |
सिलाई(sewing) |
नयन
|
नैन
|
नेत्र
|
और उदाहरण देखें
İskoçya Kilisesine vefalı olanlar, “dokuma tezgâhı, dikiş iğnesi veya saban kullanmak için yetiştirilmiş” eğitimsiz insanların Mukaddes Kitabı anladıkları iddiasında bulunup onun mesajını vaaz etmesine “küfürden pek farkı olmayan bir şey” gözüyle baktılar. जो चर्च ऑफ़ स्कॉटलैंड के प्रति निष्ठावान थे, उन्होंने इसे “मानो ईशनिन्दा” समझा कि “दीन परिस्थितियों में पले-बढ़े” अनपढ़ लोग बाइबल को समझने और उसके संदेश का प्रचार करने का ढोंग करें। |
Bazı yerlerde eğitimsiz çocuklar duvarcılık, balıkçılık, dikiş gibi işlerde çıraklık yapması için birinin yanına verilir. कुछ जगहों पर, अनपढ़ बच्चों को शायद किसी के यहाँ राजगीरी करने, मछली पकड़ने, सिलाई करने, या किसी और पेशे को सीखने के लिए रख दिया जाए। |
(Matta 19:23, 24) Bir devenin gerçek bir dikiş iğnesinin deliğinden geçmeyi denemesi fikri abartılıdır. (मत्ती 19:23, 24) एक सचमुच की सुई के छेद से ऊँट के निकलने की बात बढ़ा-चढ़ाकर कही गयी बात लगती है। |
Çeşitli sözlük bilimciler bunun yukarıda değinilen çeviride olduğu gibi “dikiş iğnesi” olarak tercüme edilmesi gerektiği konusunda hemfikirdir. शब्दों का अध्ययन करनेवाले बहुत-से विद्वानों का कहना है कि न्यू वर्ल्ड ट्रांस्लेशन में “सिलाई की सुई” शब्द का इस्तेमाल बिलकुल सही है। |
Kendine şunu sor: ‘Bu ortamın kumaşı ve dikişi ne kadar kaliteli?’ खुद से पूछिए, ‘इस संसार की क्वालिटी या दर्जा कैसा है?’ |
Ne kadar geniş bir alanda başarılı olduğu dikkate değer—alım satım işleri, dikiş dikmek, yemek pişirmek, gayrimenkul yatırımı yapmak, tarımla uğraşmak ve ticari bir işi yönetmek. उसकी उपलब्धियों का विस्तार उल्लेखनीय है—ख़रीदना, बेचना, सिलाई करना, भोजन पकाना, भू-संपदा में पूँजी लगाना, खेती करना, और एक व्यापार चलाना। |
O, boyutu muhteşem efektler için kullanmaktadır, kimi zaman Singapur'da bir tapınağın çatısında, kimi zaman tutkulu yerleştirme sanatında, burada Birleşmiş Milletler'e üye olan devletlerin bayraklarını diken 192 adet dikiş makinelerinde. वह पैमाने का अधिक से अधिक शानदार उपयोग करते हैं, सिंगापुर में एक मंदिर की छत पर, या अपनी तेजी से महत्वाकांक्षी स्थापना के काम में, यहाँ १९२ सिलाई मशीनों के साथ, संयुक्त राष्ट्र के हर सदस्य के झंडे जोड़ते हुए. |
Okuyucuların Soruları: İsa deve ve dikiş iğnesinden harfi anlamda mı söz etti? पाठकों के प्रश्न: यीशु क्या सचमुच के ऊँट और सुई की बात कर रहा था? |
(Çıkış 20:8-11) Sözlü kanun ise, bir düğüm yapmak ya da çözmek, iki dikiş atmak, İbranice iki harf yazmak gibi farklı türden yaklaşık 39 yasak iş tanımlıyordu. (निर्गमन २०:८-११) लेकिन, मौखिक नियम ने क़रीब ३९ विभिन्न प्रकार के वर्जित कामों का विवरण दिया, जिसमें गाँठ बाँधना या खोलना, दो टाँके सिलना, दो इब्रानी शब्द लिखना इत्यादि शामिल थे। |
Biri yemek pişirirken, diğeri dikiş ve tamirle uğraşır. एक कॉफी बनाती है और दूसरी मरम्मत और सीती है. |
Dikiş makinelerinin başında oturan kadınlara çok benzerdi. वो काफ़ी हद तक इन औरतों जैसी ही थीं, जो कि इन सिलाई-मशीनों पर काम कर रही हैं। |
Bazı kişilerin hemen çok sıkıcı olarak niteleyebileceği, sürekli aynı şeyi yapmayı gerektiren bir dikiş işinde çalışan bir kadın kendi kendine zamanla yarışmayı oyun haline getirdi. एक स्त्री के काम में बार-बार ऐसी सिलाई करते जाना शामिल है जिसे कुछ लोग एकदम उबाऊ समझेंगे, लेकिन उसने अपने काम की रफ़्तार को एक खेल बनाया। |
O giysinin üzerindeki her bir dikiş Samuel’e duyduğu sevginin ve ilginin kanıtıydı (1. बागे के हर टाँके से अपने बेटे के लिए हन्ना का प्यार झलकता था। |
İsa deve ve dikiş iğnesinden harfi anlamda mı söz etti? यहाँ पर यीशु क्या सचमुच के ऊँट और सुई की बात कर रहा था? |
O bir devenin gerçek bir dikiş iğnesinin deliğinden geçemeyeceğini söylemekle, zengin bir adamın da eğer zenginliğine bağlı kalmaya devam edip Yehova’ya yaşamında ilk yeri vermezse Krallığa girmesinin imkânsız olduğunu örneklemek için abartı sanatını kullandı.—Luka 13:24; I. Timoteos 6:17-19. वह दरअसल यह समझाने के लिए एक अतिशयोक्ति का इस्तेमाल कर रहा था कि अगर एक अमीर आदमी अपनी दौलत से गहरा लगाव रखे और ज़िंदगी में यहोवा को पहली जगह न दे, तो उसके लिए राज्य में प्रवेश करना नामुमकिन है, ठीक उसी तरह जिस तरह एक ऊँट के लिए सुई के नाके से निकलना नामुमकिन है।—लूका 13:24; 1 तीमुथियुस 6:17-19. |
● Takas yapmak; elektrik işi karşılığında araba tamiri, tesisat işi karşılığında dikiş dikmek ● एक काम के बदले दूसरा काम करवाना: बिजली का काम करवाने के बदले गाड़ी की मरम्मत करना, प्लंबिंग का काम करवाने के बदले सिलाई का काम करना |
Tanıdığımız yaşlı bir dul için alışveriş yapabilir ya da dikiş dikebilir miyiz? जिस बुज़ुर्ग विधवा को हम जानते हैं, क्या उसके लिए हम कुछ खरीदारी या सिलाई कर सकते हैं? |
Bunu şu örnekle açıklayabiliriz: Ameliyat oluyorsunuz ve yarayı güvenli şekilde kapamak üzere dikişler atılıyor. उदाहरण के लिए: कल्पना कीजिए कि आपका ऑपरेशन हुआ है और टाँके घाव का बचाव कर रहे हैं। |
Dikiş makineleri, laser kesim, ipek baskı gibi tüm moda teknolojilerini kullanarak yapabileceğim gerçekçi ve geleneksel çalışmaları seviyorum. मुझे पसंद है सटीक और दस्तूर से काम करना। फैशन प्रौद्योगिकियों के सभी प्रकार के साथ। बुनाई मशीनों की तरह और लेजर कटिंग और रेशम मुद्रण। |
Engelli kişilere yardımcı olan bir kuruluş bana dikiş dikmeyi öğretti. एक संस्था जो अपाहिजों की मदद करती है, वहाँ मुझे सिलाई सीखने के लिए बुलाया गया। |
Kuşkusuz Saray da, o kültürde geleneksel olarak kadınlar tarafından yapılan görevleri yerine getiriyordu; bu görevler hamur yoğurup ekmek pişirmek, yün eğirmek ve dikiş dikmekti. (Tekvin 18:6, 7; II. सारै भी वे काम करती होगी जो आम तौर पर उस संस्कृति में महिलाएँ करती थीं जैसे कि आटा गूँधना, रोटियाँ सेंकना, ऊन कातना, कपड़े सिलना। |
Onu hastaneye götürdüğümde barsaklarının vücuduna geri koyulması için 32 dikiş atıldı. और जब हम उसे अस्पताल ले गए उसे बत्तीस टांकों कि जरूरत पड़ी थी उसकी अंतड़ियों को उसके शरीर के अन्दर डालने में. |
Fakir bir aile arazi almak için akrabalarından, pirinç almak için tefeciden ya da dikiş makinesi almak için bir mikrofinans kurumundan borç alabilir. एक ग़रीब परिवार, ज़मीन खरीदने के लिए अपने रिश्तेदारों से, चावल खरीदने के लिए साहूकार से अथवा सिलाई मशीन खरीदने के लिए व्यष्टि-वित्त संस्था से उधार ले सकता है। |
İsa büyük ihtimalle dikiş iğnesinden söz ediyordu. इसके बजाय, वह सचमुच की सुई का ज़िक्र कर रहा था। |
Öyleyse İsa harfi bir dikiş iğnesinden ve gerçek bir deveden söz ediyordu. तो इसका मतलब है कि यीशु ने सचमुच की सूई और ऊँट की बात की थी। |
आइए जानें तुर्की
तो अब जब आप तुर्की में dikiş के अर्थ के बारे में अधिक जानते हैं, तो आप सीख सकते हैं कि चयनित उदाहरणों के माध्यम से उनका उपयोग कैसे करें और कैसे करें उन्हें पढ़ें। और हमारे द्वारा सुझाए गए संबंधित शब्दों को सीखना याद रखें। हमारी वेबसाइट लगातार नए शब्दों और नए उदाहरणों के साथ अपडेट हो रही है ताकि आप उन अन्य शब्दों के अर्थ देख सकें जिन्हें आप तुर्की में नहीं जानते हैं।
तुर्की के अपडेटेड शब्द
क्या आप तुर्की के बारे में जानते हैं
तुर्की दुनिया भर में 65-73 मिलियन लोगों द्वारा बोली जाने वाली भाषा है, जो इसे तुर्क परिवार में सबसे अधिक बोली जाने वाली भाषा बनाती है। ये स्पीकर ज्यादातर तुर्की में रहते हैं, साइप्रस, बुल्गारिया, ग्रीस और पूर्वी यूरोप में कहीं और कम संख्या में हैं। तुर्की भी पश्चिमी यूरोप के कई अप्रवासियों द्वारा बोली जाती है, खासकर जर्मनी में।